EP etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
EP etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
0 com

Fuel - Timeless EP (Diffusion Records, 1994)



Cocteau Twins grubunun da albüm kayıtlarında destek verdiği, nadide bir albüm. 



  • Kanser hastalıklarının en önemli nedeni serbest radikallerdir fakat bunlar dışında başka nedenlerden de kaynaklanan kanser vakaları vardır. Pancar anti kanser özellikleri ile tanınır ve birçok kanser çeşidine yakalanmamak için bünyenin direncini arttırır. Pancarın içerdiği anti kanserojen bitkisel besinler kanserle mücadelede yardımcı olabilir hatta kansere yakalanmayı önleyebilir. Yapılan bazı bilimsel çalışmalar, pancar özünün çoklu organ tümörlerine engel olduğunu ortaya koymuştur. Meme, prostat ve pankreas kanserini tedavi etmek için pancar menşeli ilaçlar üzerinde çalışılmaktadır.
0 com

Lumisokea ‎- Apophenia [2014]



Nu.D-38 İlk Türk yolcu uçağı. Modeli Türk mühendisleri tarafından çizilmiş, motorlar hariç tüm aksam Türk teknisyen ve işçileri tarafından yapılmıştır. Nu.D-38 adıyla anılan ve saatte 325 km sürat yapabilen bu uçak 6 kişilik olup, çift kumandalı, 2200 devirli 2 adet 160 beygir gücünde motorla donatılmıştı. [2]
Boş ağırlığı 1200 kg. Dolu ağırlığı ise 1900 kg.dır. Tam depo yakıt ile 1000 km. olup 325 km. menzile sahiptir. 3,5 saat havada kalabilmektedir. Tavan irtifası 5500 metredir.
İlk denemeleri pilotlar Basri Alev ve Mehmet Altunbay tarafından yapılmış ve devam eden uçuşlarında Galip Demirağ'da katılarak bu uçakla Ankara ve İzmir’in yanı sıra Atina ve Selanik’e de gitmiştir.
Deneme uçuşlarından olumlu sonuçlar alınması üzerine 26 Mayıs 1944 tarihinde yapılan "Nu.D-38" uçağı İstanbul-Ankara seferine başladı. Uçakta 2 pilot, Tasviri Efkar gazetesi sahibi Ziyat Ebuzziya , Vatan gazetesi muhabiri Faruk Fenik ve sahibi Nuri Demirağ vardı. Uçağı Ankara Havaalanına başarı ile indi.
Atölyede yapılan Nu.D-38 uçaklarının testlerinde kullanılmak üzere Yeşilköy'de, şu anda Atatürk hava limanı olarak kullanılan, Elmas Paşa Çiftliği satın alınarak, 1559 dönümlük geniş bir arazi üzerinde, (1000 x 1300) metre ölçülerinde bir uçuş sahası yaptırıldı. Bu saha üzerine Nuri Demirağ Gök Uçuş Okulu, uçak ve tank tamir atölyesi, hangarlar ile deniz tayyareleri için sahilde bir kızak yapıldı.
Almanya'ya sipariş edilen ancak bedeli ödenmesine rağmen savaşın başlamasıyla Türkiye'ye gelmeyen hangar Türk teknik personelince inşa edildi. Yeşilköy tesisleri 17 ağustos 1941'de törenle hizmete açıldı.



Lumisokea ‎- Apophenia [2014]


  • limited download: 30



0 com

Brian - We Close 1-2 (Elefant Records, 1999)


Düğme

Hayatta zor anlar vardır. Geçen hafta düğmemin koptuğu an da bunlardan biriydi. Dikiş dikmeyi beceremem. Hiç öğrenemedim. Üstelik meret bu sefer en olmayacak yerde, en olmayacak şekilde koptu. Öyle kalabalık bir otobüsteydim ki, nereye uçtuğunu bile göremedim.

Neyse ki Beşiktaş kara suları içindeydim. Beşiktaş’ta biliyorsunuz denizaltı bile arasanız var. Öyle bir semtimizdir yani. Bence yasaklanmalı. Çünkü insanı her şeye çare bulunabileceği yolunda yanlış fikirlere sevk ediyor.

Bu sefer çareyi nerede bulabileceğime dair bir fikrim vardı. Ne aradığını bilen insanların kararlılığı ile yürümem beklenirdi aslında. Ama elbisemin düğmesi çok biçimsiz bir yerden kopmuştu. Onun için sırtımı duvara vererek mesleğe o gün başlamış bir gizli ajan edasıyla hedefe doğru sinsi sinsi ilerledim.

Tuhafiyecide beni tuhaf bir kadın karşıladı. İnsan işine ancak bu kadar yakışır, diye düşündüğümü hatırlıyorum. “Düğmeniz kopmuş,” dedi makyajla irileştirilmiş gözlerini daha da açarak. Bir şeye baktığında önce eksikleri fark eden insanlara pek güvenmem. Bilgisi gözle görünen şeylerle sınırlı pratik kişilerdir bunlar. Bu kadın da öyle birine benziyordu. Kopmuş düğme meselesine parmak bastıktan sonra, “bacaklarınız çarpık, saç kesiminiz berbat, ha bir de kaşlarınız birbirine fazla yakın” demesini bekledim.

Ama o hızla bir takım kutuları raflardan indirmeye başladı. Onları bir süre dalgın dalgın karıştırdıktan sonra, bana bir düğme uzattı. Evet, belki bir teorisyen sayılmazdı, ama işinin ehli olduğunu teslim etmek gerekiyordu. Düğmeyi eliyle koymuş gibi bulmuştu. Çünkü muhtemelen eliyle koymuştu. Fakat böyle şeylere pek de takılmamak lazım aslında.

Önemli olan düğmenin bulunmuş olmasıydı. Hemen oracıkta dikmek istedim. Dükkan fazla kalabalıktı. Çıkmak için can atıyordum. “Soyunmadan olmaz,” dedi kadın yine gözlerini açarak. Bu sefer gerçekten korkmuş gibi görünüyordu.

Telaşımdan en basit şeyi akıl edememiştim. İlik öyle ters bir yerdeydi ki, elbiseyi çıkarmadan düğmeyi dikmem mümkün değildi. Çinli bir jimnastikçi olsaydım belki. Ama değildim. Tuhafiyeci kadın da bunun farkındaydı. Sürmeli gözler kısılıp beni küçümseyerek süzdüler. Teori falan bir yere kadar, der gibiydiler. İnsanın pratik zekası olmayınca böyle apışıp kalırdı işte. Ben kendimi ne zannediyordum?

Yaptığım aptallıktan öyle utanmıştım ki, çengelli iğne istemek bile aklıma gelmedi. Düğmeyi cebime koydum. Yenilmiştim. Kabul etmek gerekiyordu. Parayı tezgahın üzerine bırakıp kapıya doğru yürüdüm.

Fakat tam o sırada, kırlaşmış saçlarını “a la garson” modeli kestirmiş bir teyze beni kemerimden yakalayıverdi. Ne olduğumu anlayamadan, kendimi neredeyse kadının kucağında buldum. “Dur gitme, ben dikerim,” dedi bana. Sesinde bir görmüş geçirmiş bir subayın otoritesi vardı. Tuhafiyeci de bunu hissetmiş olacak ki, isteksizce iğneyi ipliği hazırladı. İki dakika içinde düğmem dikilmiş, kriz çözülmüş, hayat yeniden normale dönmüştü.

Otobüste yeni dikilmiş düğmemi elimle yoklarken, bu küçük olaydan neden bu kadar etkilendiğimi düşündüm. Dalgacı halim uçup gitmişti. Hatta bir yavaşlık gelmişti üzerime. İnsanın beyni kimi anıları çekip çıkarmak için yüksek devirde çalışmaya başlayınca bazen olur bu. Hareketleriniz ağırlaşır.

Teyzenin buyurgan sesinde, düğmeyi dikerken beni evirip çevirmesinde, kıpırdanmamam için ikaz edişinde tanıdık bir şey vardı. Unuttuğumu sandığım bir yakınlıktı bu. Çocukken pantolonumun dizi yırtıldığında, astarım söküldüğünde ya da cebim delindiğinde (hep tıka basa doldurduğum için bu sonuncusu çok sık olurdu) annem ya da anneannemin beni önlerine oturtup sökülen yeri nasıl onardıklarını hatırladım.

Annem bu alışkanlığı ben yetişkin bir kadın olduktan sonra da sürdürdü. Direnir gibi yapsam da, bu dikiş teranesi aslında hoşuma giderdi. Anneme fiziksel olarak yakın olabildiğim nadir anlardan biriydi. İşi bittikten sonra o sırtımı okşayarak “hadi bitti, kalk bakalım” derdi, ben de bazen lafı uzatır onun dizinin dibinde azcık daha oyalanırdım. Artık kaybedilmiş bir çocukluğun sıcaklığında biraz daha durabilmek için.

Çocukluk denen şey en nihayetinde anne hasreti değil midir?

Benim hasretim de tuhafiyecideki teyzenin temasıyla uyanıp başını kaldırmıştı. Düğmem dikilirken belli ki başka dikişler açılmıştı. Çoktan unuttuğumu sandığım dikişlerdi bunlar.

Annemin tamir edebileceği dikişler. Burada olsaydı eğer.


Meltem Gürle / 13. 05. 12 / BirGün gazetesi





Brian - We Close 1-2 (1999)

 A1We Close 1-2
A2Cabaret Band (Demo)
B1Light Years
B2Under The Floorboards


Limit Doldu / "limit has been reached"


Limited Download: 21
1 com

The Thieves - Soul Thief 12'' EP (Planetarium, 1989)




2 Ekim 1992 - Ege Denizi'nde yapılan "Kararlılık Gösterisi 92" adlı NATO Tatbikatı sırasında Amerikan Saratoga gemisinden atılan iki adet sea sparrow füzesinin Türk Deniz Kuvvetleri'ne ait TCG Muavenet muhrib'ini vurması sonucu, 5 denizci öldü.





Limit Doldu / "limit has been reached"


Limited Download / Sınırlar: 57
0 com

Soul Whirling Somewhere – Pyewact EP (Projekt, 1997)




- Başlar -





- Şöyle bir etrafıma baktım da..Rutin bir şekil de her gün gördüğümüz, komşular, esnaflar, satıcılar, çocuklar, evler, ağaçlar, parklar, köşede ki yıkık duvar, o merdiven çatlağı, demir çubuk, kafesteki kuş, sokakta ki köpekler, panolar, afişler, kağıtlar ve daha nicesi.. Her şey yavaş yavaş, bir bir yok oluyor ve biz önce hüzünleniyor, sonra da herşeyi unutup, hayata ve yeniliklere de alışıp, devam edebiliyoruz. Ne garip..

- Evet de; ne olmuş yani ?

- Nasıl ?

- Ne olmuş diyorum ? Hayat, yüz yıllardır bu gidişatla sürmüş ve sürecek. Biri gider, biri gelir. Yenilenmek güzeldir. Boş şeyler bunlar düşünmek, sal gitsin.

- Hımm. Kaç yıllık arkadaşız  ama şu an anladım ki; aynı dili konuşmuyoruz artık ya da hiç konuşmamışız da;  ben yeni anlamışım. Yazık..

- Anlayamadım ne diyorsun ? 

- İşte bu dediğimi bile anlamıyorsun. Görüyorsun, her şeyimiz orta da.

- İyi de, bu karara, iki kelimem ile mi vardın ? Güldürme beni allah aşkına. Herneyse, az kaldı bak, şimdi okuldan çıkacak.

- Yok arkadaşım. Biz çok ayrı dünyaların ve ayrı rüyaların insanlarıymışız.

- Ne oluyor ya! Abarttın ama..

- Neyse, boşver. Konuşmaya bile halim yok artık. Konuyu uzatmanın da anlamı olmadığı gibi...

- Öff yaa! Vallaha sıkıldım ha! Daha şu çocuğu görüp, markete gidicez ve havada çok sıcak zaten, iyice baydım ha!

- Neyse abi, ben gidiyorum!

- Nereye yahu ?

- Her zaman gittiğim yerlerin birine. Bilmiyorum! Bir yere giderim işte. 

- Sapıttın yalnız, yeter artık! Ayrıca, halaev kirasını ödeyemedik. kaç gün geçti, bugün ödeyelim artık diyorum. Ne dersin ?

- Tamam. Al şu benim payıma düşeni. Zor durumda kalmayın benim yüzümden. Ben şimdi gidiyorum.

-Nereye oğlum ?

- Bilmem... Aysel'ler de kalırım bir süre. Sonra da, ev arayıp, birinin yanına çıkarım..

- Vallaha, iyice delirdin ha! Ben çok gerildim şu an , imdat diye bağırıcam yalnız ha!

- Yok abi, sen kasma ve bozma kendini hiç, benim yüzümden.. Böyle devam, her şey için teşekkürler.

- Olm! Terden yapış, yapış oldum bak! Ne desem ters anlıyorsun bugün. Dur bi ya! Anlayamıyorum!

( Bir süre sessizce bakıştılar)

-  Bak, herşey ama herşey için çok teşekkür ediyorum. Eşyalarımı alırım birkaç güne. Bu aydan sonra da, birini bulursunuz yanınıza, böylelikle de sorun hallolmuş olur. Ne demiştin; "biri gider, biri gelir" değil mi ? İyi ki vardın.. Kal sağlıcakla..

- Ne! ?

- Hoşçakal..

- .....

- .....

-  Eee, market ?

- ......

- ......




- Biter -


Limit Doldu / "limit has been reached"



Limited Download: 52
0 com

ZAC KEILLER - Migration EP (2005)



" Saplantı nevrozu, (Fransızca nêvrose obsessionelle, İngilizce obsessional neurosis, obsessivecompulsive (pyscho) neurosis) hastanın kendisini sürekli olarak duygulara kaptırmaktan, belli düşünceleri aklına getirmekten, belli davranışları bir tören (ritüel) havasında yinelemekten bir türlü yakasını kurtaramadığı nevroz türüdür.
Kimi zaman çok ağır bir durum gösterebilir. Kişinin mesleksel uğraşını sürdürmesine engel olabilir. Gündelik hayatta yaşadığı birçok şeyden kopmasına, düzensizleşmesine neden olabilir. "





ZAC KEILLER - Migration EP 

limit has been reached


limited : 20


0 com

Mannequin Neurose - Mannequin Neurose (1985)



Antik Roma'da gens (çoğul gentes) klan, kast, ya da ortak bir atadan geldiklerine inanılan ve aynı adı (nomen) paylaşan bir aile topluluğunu tanımlamak için kullanılırdı. Romalı şahıs isimlerinde bulunan ikinci ad kişinin ait olduğu gens'i ifade ederdi. Terim aynı zamanda klan sistemi içerisinde yer alan aileleri tanımlamak için de kullanılmıştır.
Gensler, Romalıların ataları kabul edilen Remus ve Remulus'un bır kurt tarafından emzirilmesi sonucunda ortaya çıkmışlardır. "



Mannequin Neurose - Mannequin Neurose

limit has been reached

limited: 33

2 com

Epitaphe - Syndrome 12'' (Epitaphe Self-released, 1983)


Gorgias


" Yokluk üstüne " ve " Helene övgü " adlı eserlerin sahibi olan Gorgias, kendisini bir görecelikle sınırlamayarak, gerçek bir hiçliğin ve kuşkuculuğun savunucusu olmuştur. Hiçbir değerin varolmadığını, bilginin mümkün olmadığını, insanlara ikna yoluyla her şeyin kabul ettirilebileceğini, zira insanların bilgiden yoksun olduklarını söyleyen Gorgias, ikna sanatına, sözün terbiye edilip geliştirilmesine büyük bir önem vermiştir.gorgias hitabet uygulamasına sadece bir ikna yöntemi olarak geçmiştir.zira artık doğru bilginin olduğuna inanmamaktadır.bu görüşe göre rasyonel(iscussion)ve rasyonel kanaat(conviction)var olamaz var olan sadece ikna sanatıdır.

Doğa felsefesinin temel problemi olan varlığı bilme girişiminin anlamsız olduğunu öne sürmüş ve bunu kanıtlamanın uğraşı içinde olmuştur. Onun düşüncesinde, ne varlığın varolması, ne bilinmesi ne de bir başkasına aktarılması mümkün değildir. Ünlü üçlü argümanı bu konuda Gorgias'ın relativizminin ve kuşkuculuğunun kesin bir ifadesini gösterir;

  1. Bilinecek bir şey yoktur,
  2. Bir şey varsa bile bilinemez,
  3. Bilinse bile başkalarına bildirilemez.

Gorgias, (M.Ö. 483 - 376-374) Yunan filozofu ve sofisti






A1L'Ecume De Mes Regrets3:32
A2In The Castle4:22
A3La Joie3:39
B1Appear4:45
B2Afraid To Die3:05
B3Out Of Time2:55



Limited Downlod / Wavelidownload: 32
1 com

Anenzephalia - Projected Void 12" (2008)




Limit Doldu / "limit has been reached"



Limited /Sınır: 9
0 com

Ilyas Ahmed & Liz Harris - Visitor EP (Social Music Record Club Subscription Series, 2011)





Antony van Leeuwenhoek

Antony van Leeuwenhoek, (24 Ekim 1632 - 30 Ağustos 1723) tam adı Thonius Philips van Leeuwenhoek ('Laywenhook' şeklinde okunur) olan Hollandalı tüccar ve bilimadamı. Genellikle, Mikrobiyoloji'nin babası olarak bilinir .Bir sepetçinin oğlu olarak dünyaya geldi, 16 yaşında bir kumaş tüccarının yanında staja başladı. En iyi bildiği şey mikroskobuyla çalışmaktı. Kendi yaptığı mikroskopla tek hücreli canlıları inceliyordu.

90 yaşındayken, 30 Ağustos 1723 tarihinde Hollanda'nın Delft şehrinde öldü.

leeuwenhoke mercekleri geliştirdi.17.yy ve 18.yy arasında yaşadı... Doğum Tarihi - 1632 Ölüm Tarihi -1723 Leeuwenhoek bakteriyi ilk keşfeden ve kendi oluşturduğu mikroskobu ile mikroskobik canlıları ilk olarak inceleyen bilim adamıdır. Gözlükleri büyüteç gibi kullanarak kumaşları incelemeye başlamış bu mikro canlıların varlıklarının farkına varınca da başka büyüteçler üretmiş ve nihayet bir mikroskop icat edip canlıları yakından görebilme imkânına sahip olmuştur. Yaşamı boyunca ürettiği mikroskop merceklerinin sayısı 550'dir. Her biri ile yeni bir inceleme yapmıştır.

Leeuwenhoek aynı zamanda kan hücreleri üzerinde de araştırmalar yapmıştır. Kılcal damarları inceleyerek kan hücrelerinin geçişini gözlemlemiştir. Leeuwenhoek'den önce hiç kimse kasların liflerden oluştuğunun farkında değildir. Mikroskobunun altında liflerin her birini gözlemlemiş ve incelemelerde bulunmuştur.


Hayvanlar ve bitkilerde beslenme sistemi üreme ve bitkilerde besin transferi gibi konularda da pek çok çalışması olmuştur. Bitkilerin birbirinden farklı bölümleri araştırmasının en önemli parçalarındandır. Bitkinin kökü gövdesi ve yapraklarının üç boyutlu çizimlerini yapmış ve yapılarının detaylarını ilk ortaya çıkaran bilim adamıdır.




Limit Doldu / "limit has been reached"



Limited Download / Sınırettolu Download: 47
0 com

Barn Owl - Shadowland (2011)


"Semiyotik eski Yunancada işaret anlamına gelen semeîon kelimesinden gelir. Modern semiyotik başlıca iki kaynağa dayanır. Bunlardan birincisi Ferdinand de Saussure’ün 1916’da yayımlanan Genel Dilbilim Dersler'i, ikincisi ise Charles Sanders Peirce’ün yazılarıdır. Kültürel kodlar, gelenekler ve metni anlam süreçlerine göre düzenlenmiş işaret sistemleri diye nitelenen her şey semiyotiğin inceleme alanına girmektedir. Semiyotik bugünkü anlamda ilk defa John Locke tarafından "Essays Concerning Human Understanding", (1690) başlıklı eserde kullanılmıştır. Semioloji, yapısalcılığın modeli olarak düşünülmektedir."






Barn Owl - Shadowland


limited download : 34
1 com

Acid House Kings – Play Pop! EP (Marsh-Marigold, 1992)


_ ...ve öyle güzel yaratmış(tı) ki beni yaratan.. Yeşil den mavi ye çalardı tüm baktıklarım ve tüm bakmaya kıyamadıklarım.. Var edemediğim kanatlarımın altın da eridi tüm yakarışlarım ve bedenimin ta içinde ki minnacık adabım.. Fermuarımın ucunda parıldayan gizli bölmeden gözetlerken içeri, içersizliğim de kaybolan tüm serzenişlerimden de medet umarmıydım sanıyorsun.. Ben, vaykorusdum.. Tanışalım mı...

_ ....




download limit has expired / limit doldu




Limited Download: Limititi tut du davnlıdlı mavlınd: 11
4 com

Tad - Jack Pepsi EP (1991)



- Hadi! göster bana kimliğini. Gösterebilirmisin, bana karşı var ettiğin tüm kinliğini ? Ne duruyorsun yahu, hadi !

- Ama anlayamadım ki ben seni ?


- Kim anladı ki..







1. Jack Pepsi
2. Stumblin' Man
3. Pig Iron
4. Eddie Hook



download limit has expired / limit doldu


Limited Download / Sıkıntılı dovnlad: 70
1 com

The Frushtucks - Parade, I Don't Care EP (2010)




Kahvaltıda biraz lo-fi gevreği üstüne ispanyol chillwavei yiyeceğim. Hımm eğlenceli kahvalatı.

To download the EP for free : http://thefruhstucks.bandcamp.com/
0 com

Kangding Ray - Pruitt Igoe (2010)


"Einsatzgruppen ("Hareket Birlikleri"), Nazi Almanyası'nda Heinrich Himmler'in kontrolünde ve Reinhard Heydrich yönetimi altındaki Alman Ordusunun işgal ettiği bölgeleri ev ev arayarak Yahudileri, Romanları ve komünistleri öldüren seyyar infaz birlikleri. Toplama kampları kurulmadan önce infazlarda etkin rol oynamışlardır. En önemli eylemleri Babi Yar Katliamı'dır. Gezici birliklerdir. Sürekli hareket halinde olup bir infazdan ötekine doğru eylemlerini gerçekleştirmişlerdir. Çukur kazıp öldürüp gömme işi oyalayıcı olduğundan ve öldürme sırasında çok fazla mermi harcandığından bunun yerine toplama kampları kurulmuştur.

Einsatzgruppen'in kendisine verilen görev gereği 1941-1945 yılları arasında 1,3 milyondan fazla Yahudiyi kurşuna dizdikleri tahmin edilmektedir. A B C ve D isminde 4 Einsatzgruppe timi vardı ve her birlik 600-1000 askerden oluşuyordu."



1 - Pruitt Igoe (Rise)
2 - Pruitt Igoe (Alva Noto Remodel)
3 - Pruitt Igoe (Fall)
4 - Pruitt Igoe (Ben Frost Demolition)


Kangding Ray - Pruitt Igoe

0 com

Infinite Scale - Automated Compositions (2006)


0 com

Infinite Scale - Sound Sensor (2005)


0 com

Counterspark - Existence EP (2008)





Bugün 22 Ekim!

Yani, Ychorus'un 3. yaşını doldurdu ve ağzından emziği çoktan atmış bulunmakta : ) Yıldönümümüz de ne paylaşayım diye düşünen benin aklına gelen ilk albüm bu olduğu ve bu sıralar en çok dinlediğim albüm olduğu için, paylaşmakta bir sakınca bulmadım ve bu mini albümle kutlamak istedim 3. yaşımızı.. İlk dinlediğiniz de tokkat etkisi yaratmayabilir ama tekrarlar yaptığınız da ve özellikle kulaklıkla tekrarları tekrar ettiğiniz de, değerini kavrayacağınızı ümit ediyor ve düşlüyorum.. Nice 3'lü yıllara, nice birlikte daha güzel günler ve anlar göreceğimiz; güneşle, dolunun aynı anda yağdığı güzelliklere..


Rastlaşalım!




Myspace

Counterspark - Existence EP (2008)

Dawn
Highways
Atmosphere
Street Lights




0 com

Encounter-Blindfold - Split (7inch) (Sober Mind Records, 1994)




90'lar Emo ve Hardcore / Punk camiiasından bir Split EP ile eski günlerimize bir göz kırpalım istedim.. İsyan, hala damarlarımız da değil mi yoksa ? "Büyük artık" demeyin, hiç birimiz, hiç bir zaman büyüyemiyecek.. Çünki, hepimiz de müziği çok seviyoruz!


Haksızmıyım..



Encounter-Blindfold - Split (7inch) (Sober Mind Records, 1994)

Tracklist:


A Encounter - Expire

B Blindfold - Wreck






2 Kasım

1991 - SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, Tunceli'de "Aranızda Kürtçe konuşmuşsunuz, anadilinizde şarkı dinlemişsiniz, bundan hiçbir şey çıkmaz ve buna kimse engel olamaz. Ama resmi diliniz de Türkçe'dir" dedi.

1976 - İstanbul Teknik Üniversitesi'ne ateş açıldı. 1 kişi öldü, 3 kişi yaralandı.

1947 - Kaliforniya'da, havacı, iş adamı Howard Hughes o zamana kadar yapılmış en büyük sabit kanatlı uçak olan Spruce Goose 'u uçurdu. Bu, dev uçağın ilk ve son uçuşu oldu.

1978 - Aralarında Ferhat Tüysüz ve Veli Can Oduncu’nun da bulunduğu 13 ülkücü Sağmalcılar Cezaevi'nden firar etti.

1914 - Rusya, Osmanlı İmparatorluğu'na savaş ilan etti.
1988 - Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde derse alınmayan baş örtülü kız öğrenciler ölüm orucuna başladı.
0 com

Silversun Pickups - Pikul EP (Dangerbird Records, 2005)



Silversun Pickups - Pikul (Dangerbird Records, 2005)
Tracklist:
1 Kissing Families 4:50
2 Comeback Kid 4:10
3 Booksmart Devil 4:26
4 The Fuzz 5:54
5 Creation Lake 3:43
6 ...All The Go Inbetweens 7:49





Zina



Zina (Arapça: زنا) seks, cinsellik. İslamiyet'te evlilik dışı cinsel ilişki.
Arapça'da "evlilik dışı cinsel ilişki" anlamına gelir. İlâhî dinlerce yasak kabul edilir. En büyük günahlardan biri sayılır.
Dinen cezayı gerektiren, meşrû olmayan cinsî münasebet. Aralarında bir nikâh bağı bulunmayan mükellef yani cezâî ehliyete sahip bir erkekle, kadın arasındaki gayrî meşrû ilişki.
Çocukların yetişmesi madden ve ruhen sağlıklı bir dönem geçirebilmeleri için anne ve babaları arasındaki huzur ve mutluluğun fonksiyonu çok yüksektir. Evlilikteki huzuru dinamitleyen öğelerden biri de evli çiftlerin cinsel ayrılıkları ve farklı bireylerle cinsel beraberlikleridir. Evlilik dışı yaşanan cinsel beraberliklere zina denmektetir. Sosyal ve psikolojik etkenlerinden dolayı dışlanan fiillerdendir.


Zina büyük günahlardan sayılır. Fiiller, sebep oldukları sonuçlara göre hüküm alırlar. Harama aracı olan her fiil haram, vâcibe vesile olan fiiller de vâciptir.Nâmahreme bakma, dokunma, tutma, öpme ve haram işlemek için bir yere gitme gibi gayr-i meşrû fiillerin hepsi yasaklanmıştır ve bunların her birine mecâzen zina denilebilir.


Pakistanlı teolog Seyyid Ebu Ala Madudi, İslam'da zina yapan insanın cezalandırılabilmesi için şu şartların aranması gerektiğini belirtmiştir:


Zanlının suçlanabilmesi için önce dininin gereklerini yerine getiren bir müslüman olması gerekir.Zanlı aklıselim sahibi olmalıdır. Suçun işlenmesi sırasında sarhoş olmaması gerekmektedir.Zanlı yetişkin olmalıdır.Zanlı kendi isteğiyle suçu işlemiş olmalıdır.En az dört erkek şahit bulunmalıdır ya da kesin olarak suçun işlendiğine dair deliller olmalıdır.Zanlı hür olmalıdır. (Köle veya cariye olmamalıdır) Zanlı İslamî usullere göre evli olmalıdır ve suçun işlendiği zaman eşiyle cinsel tatminine mani bir durum bulunmamalıdır.Zanlı eğer kadınsa hamile olmamalıdır ve emzirdiği çocuk bulunmamalıdır.

.

.

Öpücük