Phillip Oskar Augustine - Unknown Patterns (2010)
Bir, Chillwave çılgınlığı tüm gezegeni kavurup gidiyorken, e bir şekilde de ülkemize sıçramadan kalamazdı elbette.. Bir yandan boz and kır havası, bir yandan toys'lu oyuncaksızlık kaygısıyla dokunuşan bestesel kayıtlar aslına bakarsanız güzel.. Bu ayar işlere pek girmeyen bir blog bünyemiz olsa da, eski deri montlarımızı giyipte, motorsiklet üzerin de patika yolları tırmanıyormuşuz gibi bir havaya sokmasa da, hayatın acımasızlığına karşı keyifli bir sunum hazırladığını hissettirebiliyor insana ki; bu LEZİZ bir şey!
Off tamam, indirin işte şunu da, belki de yakın da hep birlikte bir konserin de şey ederiz.. Pişman olucağınızı pek sanmıyorum ama ellerin çabuk tutulmasından fayda var. Anladınız siz şunu, bunu, onu..
A2 Internal Combustion
A3 Only Bleeding
A4 Made Me Medicine
B1 It's A Sad World
B2 New Things
B3 Windheart Weather
B4 Will You (Don't Have To)
Mystic Chords Of Memory - Mystic Chords Of Memory (2004)
Yaz'ın ve artık kısa kolluları üzerimize çekipte dışarıya boylanabileceğimiz günlerin bitimine üzülenlerin fon müziği olabilir bu albüm. Kulağınıza nüfus ederken ki yeşilliği görmemek elde değil ama bir o kadar kahverengiliği de hissetmemek mümkün değil.. Sonbahar'larımıza yaraşan nitelikte! Çok sevebilir ya da üzeriniz den geçen teyyarelere, ufkunuzu açıpta bakabilirsiniz.. Aslın da, ikisi birden de olabilir.. belki de yoklukla güzel günlerle, seneler de geçebilir.
Neden olmasın ki mi ki mi dak?
Mystic Chords Of Memory - Mystic Chords Of Memory
Tracklist:
1 Berry Creek Falls 3:07
2 Soul Through The Bullet Hole 4:04
Guitar - Ben Knight
3 Golden Dome 2:52
Guitar - Ben Knight
Violin - Scott Coffey
4 Sure, Bert 4:34
Guitar - Ben Knight
5 Like A Lobster 4:23
Guitar - Ben Knight
Violin - Scott Coffey
6 Eyes On Sides Of Heads 4:32
7 Open End 4:34
Violin - Scott Coffey
8 Last One 4:02
9 Mongo & Arky 3:37
10 Pi & A Bee 3:33
Violin - Scott Coffey
Koruk Suyu
Koruk suyu olgunlaşmamış üzümleri ezip suyunu çıkartarak elde dilen oldukça ekşi, asitli bir içecektir. Ortaçağ Avrupasında, özellikle de Batı Avrupa'da en yaygın içeceklerden biri olan koruk suyu, o dönemde eski Fransızcadaki biçimi ile vertjus olarak anılmıştır. Çoğu zaman tadını değiştirmek için içine limon ve çeşitli baharatlar atılır.
Günümüzde ana yemekler içinde kullanımını şarap ve sirkeye bırakmışsa da Ortaçağ Avrupasında aşçıların en sık başvurduğu tatlandırıcı olmuştur. Bugün sadece bazı aşçıların salata süsleme amacıyla limon yerine kullandığı koruk suyu Fransız mutfağında hâlâ bilinen ve kullanılan bir tatlandırıcıdır.
Kaçamamalı !
Wild Nothing - Gemini (Captured Tracks, 2010)
Tracklist:
1 Live In Dreams
2 Summer Holiday
3 Drifter
4 Pessimist
5 O, Lilac
6 Bored Games
7 Confirmation
8 My Angel Lonely
9 The Witching Hour
10 Chinatown
11 Our Composition Book
12 Gemini
Kim Ki O
Basit güzeldir.. Yeter ki zekice tasarlansın.
Ychorus Volume 57
Son aylarda iyice Ambient, Drone, Noise, Experimental, Industrial tadlara ağırlık vermekten ilk göz ağrılarımızdan olan Indie ayarı müzikleri es geçer gibi olduk, farkındayız.. Bu sefer ki toplamam da, kıyıda köşede kalmış ve reklamsızlıkla boğulmuş, dağılmış ama bir zamanlar bazı insanların gönül telini titretmiş, heyecanlandırmış, dans ettirmiş ve hayallere dalma itekliyicisi olmuş olan 80'ler, 90'lar Indie Pop projelerine ayırdım. Genelde plak kayıdı olan kayıtlarda ki çıtırtılarla da, daha da bir nostalji havasına girebiliyoruz.. Lo-fi damak tadına eş değer olan bu güzelim kayıtları özenle elekten geçirip sizlere sunmanın kıpırtısını yaşıyor, özellikle 80'ler Indie Pop'la tanışıcaklar için Ychorus Volume 57'nin hint kumaşı değerin de olduğunu belirtmek istiyorum. Ayrıca 2000'ler Indie Pop'ından da ufak dokunuşlar yaptım ki araştırmasanız da kayıtlar kendini belli edicektir zaten. .
Sevgililer gününe ithafen yapılmış olan kapak çalışmalarını tasarlayan yüce kuul "Barış Malkoç" hazretlerine teşekkürlerimi iletir, resmi sitesinin linkini de yapıştırmayı takdirimin borcu bilirim.
ZHM Airbrush
Ychorus Volume 57
Girl Of My Best Friend - Warm Around You
The Gravy Train - Make It Better
The Sedgwicks - Here Tonight
Blueboy - Air France
The Haywains - Emily's Shop
Cartwheel - Please Don't Forget
Charlotte's Web - Delicious Pain
Popundret - Furball
The Best Wishes - Can't Walt For Summer
Bella Vista - Crushed
Casino Ashtrays - Comfortable Distance
The Rileys - Time Will Pass
Halftime Oranges - Zig Zag To The Orion Bag
The Cudgels - What Do I Get
Ego - Do You Want To Be My Love
Tree Fort Angst - Hope
Bouquet - Summer Swirl
Men Of Wstenesse - English Tragedy
Po! - Your Shout
They Go Boom!! - Don't Talk Do Me
Happydeadmen - In Memory Of Broken Hearts
Fosca - File Under Forsaken
Monograph - Paper Museum
Postal Blue - Summer Is What You Call It
The Brilliant Corners - A Wery Easy Death
The Proctors - Moon Song (New Version)
27 Ocak 2010 Çarşamba, 21:25 / 6:45 Gram Bar / Ücretsiz Dinleti
Cake On Cake - Sun-Chairs EP (2006)
Lou Barlow - Goodnight Unknown (2009)
İhlas şofbenlerin popüler olduğu dönemler gibidir bazı gruplar. O zaman alınmışlardır ama halen çok fazla ev halkı o şofbenden kullanıyordur ya hani, işte öyle vaka. Gülümsetici, akılda kalıcı, anılar la dolu. Konu açıldığında kahkahalarla güleriz toplaştığımızda. Sanki hepimiz para sıçan adamlarmışız gibidir. Hepsi acı/tatlı gerçektir. Çünki hepimiz o şofbeni hala kullanıyoruzdur.
Bu albüme ya da Lou Barlow'a ait değil bu düşüncem. Bu düşünceye yer verebilitesi olan insanlığa. Sebadoh, Dinasour Jr. ve bir kaç grupta daha ismini görebiliceğiniz, Indie piyasında ki önemli baş adamlardan sadece biri Lou Barlow. Önemli olmasından öte kendi zevk-i beğenimize girebilmesi daha önemli tabi. Albüm gayet taze ve kokusuyla upload edildi. Hızlı olmakta fayda var, malum insan web şerif hani. Öpücük.
Photo: Erkin Gören
Web Site: http://www.erkingoren.com/
Lou Barlow - Goodnight Unknown (2009)
Label: Domino Records
tracklist:
01 Sharing
02 Goodnight Unknown
03 Too Much Freedom
04 Faith in Your Heartbeat
05 The One I Call
06 The Right
07 Gravitate08 I’m Thinking…
09 One Machine, One Long Fight
10 Praise
11 Take Advantage
12 Modesty
13 Don’t Apologize
14 One Note Tone
The Clientele - Bonfires On The Heath (2009)
The Clientele - Bonfires On The Heath (2009)
Label: Merge Records
01 - I Wonder Who We Are
02 - Bonfires On The Heath
03 - Harvest Time
04 - Never Anyone But You
05 - Jennifer And Julia
06 - Sketch
07 - Tonight
08 - Share The Night
09 - I Know I'll See Your Face
10 - Never Saw Them Before
11 - Graven Wood
David Sylvian - Brilliant Trees (1984)
Hissiyatsızlığın zirvesini yaşarken, belim çoktan bayrağa dolanmıştı. Kaçarsızca gelicekleri beklemek gerekti. Lale bahçesinden bir demet yolluyordum sana. Eflatun ve beyaz olanından sadece.
Pasteller bizlerin, göz alıcılar onların olsun ki yolumuza devam edebilelim. Yoksa.. değilmiyim. Kırmızılıklarınla.
Gel hadi..
Photo: Joel Tettamanti
Offical Site: http://www.tettamanti.ch/
David Sylvian - Brilliant Trees (1984)
Label: Virgin Schallplatten GmbH
Pulling Punches
The Ink In The Well
Nostalgia
Red Guitar
Weathered Wall
Backwaters
Brilliant Trees
The Sunday Reeds - Drowning In History (2009)
Ramazan geldi, herkese bir şeyler oldu sanki. Dışarıda insan görmek çok zor artık. Oruç tutan evden dışarı adım atmak istemiyor. Malum sıcak ve oruç tutmanın verdiği istem dışı halsizlik yüzünden. Hele ki bu sefer toplam oruçlu kalma zamanı 15 saat iken, böyle olması da doğal tabii. Ben daha siftah yapamadım bu sene. Acaba her şeyden uzaklaştığım gibi, bu tür konulardan da mı uzaklaşıyordum diye kendime sormaya yeltelensemde, biliyorum ki apayrı boşluklardayım.. uğultu bolluğun da bir yaşam benimkisi. Cıvıltılar yüzlerce mil öte de, ben ise benliğimle baş başayım. Avuçlarım kanıyor.. Ya da hımm. Yok ya o kadar da kötü değilim artık sanırım ama.. kendimi kandırıyorum yine değil mi..
27 Nisan 2009 günü Avustralya topraklarından çıkan bu albüm, güzel bir albüm. Sıkmıyor, akıtıyor zamanı an ve an. Baya öncesi upload edip te, bir türlü atamadıklarımdan. Çok bilinen bir kumaş değil. Saten kayganlığında akıyorken yaşam, üst üstüne giydiğim kazakların etkisi bile daha bir başka oluyor. Gördüğün gibi çok anlatasım yok bugün. Belki de hiç olamıyacak artık. Belki de daha da bataklığa sarıcak.. belki de sayfalar dolusu yazılar gelicek, belki de yine bir ben olacağım.
The Sunday Reeds - Drowning In History (2009)
Label: Squirrel Records
Tracklist:
01 2000 & Something
02 Dead Inside
03 Wrong
04 Young Vandal
05 Picture of Defeat
06 Sitting with Camille Claudel
07 Walk Away
08 In Our Room
09 James Dean
10 Handgun to My Heart
11 Teenage Death Song
12 Show Me
13 Radio Blues
Bibio - Ambivalence Avenue (2009)
Evet.. Yepyeni yazarları kadroya dahil etmeye devam ediyorum. Bu sıralar sizin de farkında olduğunuz üzere belirgin bir hızlanma söz konusu ve bu beni mutlu ediyor. Ekim 2007'den beri faal olan Ychorus'un dönem dönem değişen kadro durumuna baktığımda, müzikal anlamda en tatmin edici ve en sağlam kadro olduğumuzu farkediyorum. Yine de paylaşım yapmak isteyenlere her daim kapımız açık olduğunu da belirtmek istiyorum. Bir şekilde bana ulaşmanız yeterli yada ychorus@windowslive.com adreside bu konu için 24 saat açık. Paylaşımlar arttıkça hayat daha bir güzel oluyor.. dayanma gücü veriyor.Bundan sonra her yeni konu girdiğimde, çocukluğumuzdan beri TV'de gördüğümüz ve hatta bazılarını unuttuğumuz tiyatro sanatçılarının fotoğraflarını ekleyerek bir an olsun anmaya devam edeceğim. Pek çok çoğu son günlerini rezil rüsvan bir şekilde geçirmiş ve aramızdan ayrılmışken, onlara verdiğimiz değeri tekrar farketmenin güzel olucağını ve eski günleri yad edeceğimizi düşünüyorum. Misal geçenler de fotoğrafını eklediğim Mürüvvet Sim, son günlerini piyango bileti satarak geçirmiş, hayata tutunmaya çalışmış. Ama herkesi alıp götüren sağlık sorunlarından biri olan böbrek yetmezliğinden de hayata veda etmiş 1980 yılında. İlk oynadığı film1950 yılında çekilmiş. Hep geri planda olan güzelim sanatçının hakkında bir şey bulmakta çok kolay değil aslında. Herşeye ve herkese rağmen hayat devam ediyor sonuçta. Hepimiz onlarla büyüdük ama gönül istrerdi ki bir kere de olsun yanına gidip kanlı canlı görelim. "Görmek ne işe yarar ki" demeyin lütfen.. Bunu anlatmamın saçma olucağı gibi Biblo arşivinizi döşemeye yine kol kanat germekteyim. O değil de, bu kadar eski bir şeyi nasıl hatırladığımı bende bilemiyorum ama Adile Naşit öldüğünde akşam haberlerinde verilen görüntüler de, sevenlerince uğurlanırken ki görüntüyü hatırlıyorum. Çok küçüktüm ama yine de bazı şeyleri hatırlıyor olmam ve o ufacık halimle hayal meyal hatırladığım onca şey varken, bana bu beyini layık görmüş allaha da şükretmeden geçemiyeceğim. Ezber ve bir şeyleri akılda tutmak gibi küçüklüğümden beri var olan hobisel durumlarım var. Bu durumun bana büyük güç verdiğinden hiç şüphem yok tabii. Herneyse.. Ben bir kahvaltı yapayım, sonra gelirim.
Photo: Selim Naşit / Adile Naşit
Bibio Myspace
Warp Records
Bibio - Ambivalence Avenue (2009)
Label: Warp Records
Ambivalence Avenue
Jealous Of Roses
All The Flowers
Fire Ant
Haikuesque (When She Laughs)
Sugarette
Lovers' Carvings
Abrasion
S'vive
The Palm Of Your Wave
Cry ! Baby !
Dwrcan
Bibio - Fi (2005)
Her kulağa lazım 10 cavursal önemli beste.
Brian Eno - Burning Airlines Give You So Much More
Wire - Brazil
The Smiths - Back To The Old House
Ron Sexsmith - Thinking Out Loud
Dead Can Dance - The Host Of Seraphim
David Bowie - Don't Let Me Down & Down
Rodan - Bible Silver Corner
Sonic Youth - Unwind
My Bloody Valentine - Instrumental
Cocteau Twins - Millimillenary
Photo: Neriman Köksal
Bibio - Fi (2005)
Label: Mush Records
Cherry Blossom Road
Bewley In White
Puffer
Cluster At CWM Einion
London Planes
It Was Willow
I'm Rewinding It...
Looking Through The Facets Of A Plastic Jewel
Wet Flakey Bark
Bewley In Grey
Teleidophonic Torch
Puddled In The Morning
At The Chase
Cantaloup Carousel
Lakeside
Bewley In Red
Poplar Avenue
Bibio - Hand Cranked (2006)
Geç yatmayı sevmiyorum. Pazar sabahların o sessiz sedasız ve insansız olan buğulu sokaklarına aşığım. Sanki o zilyon tane insanın hiç biri yok bu kasabada. Hepsi terketmişler sanki yaşadıkları yeri. Bir tek sen ve gecelerin vazgeçilmez isimleri köpekler oluyor sokaklar da. Aslında onlar bile uyuyor oluyor ama sen yanlarından geçerken hırlamayı da ihmal etmiyorlar hani. Sokak köpeklerini okşamayı severim belki ama onlar aslında fobim.. Onları görünce kaç yüz defa sokak değiştirdiğim yada eve kalan 5 metreyi geri döndüğüm belirsiz tabii. Isırılmaya hiç niyetim yok. Bir gün işten çıkmıştım ve saat sabaha karşı 04:00 sıralarıydı. O zamanlar İzmir'de bir bar da tonmaister işindeydim, yıl 2006. Yürüyorum.. gece çok sessiz ve her yerde son model arabalar. Çok temkinli gidiyordum ki birden sağımda duran arabaların altında 2 tane deev gibi köpek beni parçalıyacakmışcasına, bir hışımla koşarak yanımda bittiler. Öyle havlıyorlar ki ve tabii bir tek ben sokaktaydım o saatte. Napıcağımı bilemedim. İşin en komik ve acıklı durumu ise yürüdüğüm yol gayet yokuş olan teyzelerin asla çıkamıyacağı cinstenti hatta bizim gibiler bile yolu bitirince ömürlerinden bir yıl gitmiş oluyordu. Bilgilendiğim kadarıyla kaçarsam çok daha azgınlıkla beni takip edip, kovalıyacaklardı. Durdum.. öylece durdum yanlarında ama yüzlerine bakamıyordum. Yardım edicek kimse de yok. Bir kaç saniye bekleyip, ne olursa olsun mantığıyla artık sanırım ani bir karar verdim ve kaplumbağa ayarı bir yürüyüşle devam ettim yoluma. Havlayarak takip ettiler ve evin yakınına kadar benimle beraber geldiler. Onlara tepki vermediğim için sanırım hiç bir şey de yapmadılar. İnanılmaz bir andı ve hayatımın en zor anını belki de atlamıştım. Tam eve varıyorum derken 1 tane daha çıktı karşıma havlayarak ve nedense o da fena birşeydi. Sırtımda her zaman ki efsane çantam ve bir ben vardım. Yine durdum ve çantayı indirdim sırtımdan. Bunu gören 3. köpek direk geri adım attı ve kaçtı bir nevi. Herhalde bir şey çıkarıp ona zarar vereceğimi düşündü. Bende yine kaplumbağa adımlarla devam ettim yoluma ve eve vardığım da halen sanki varmamış gibiydim. Evde herkes uyuyordu. Her zaman olduğu gibi. Usulca girip yattım. Sonra dan öğrendim ki evdekileri de sabah işe giderken takip edip havlıyorlarmış. Ben bu anın ikincisine elbet dayanamazdım ve kısacık yolu her iş çıkışı taksiyle gitmeye karar vermiştim. Her iş sonrası cebimden 3.5 lira gidiyordu ama değiyordu gerçekten. Yövmeye aldığım bar'dan zaten 35 lira alıyordum o zaman için ki gayet iyi paraydı hepimiz için. Ama tabii her gün gitmiyordum işe. Öyle böyle derken o işi de bıraktım aylar sonrası. O semtten ve o köpeklerden böylelikle kurtulmuş oldum ama biliyorumdum ki o tip köpekler her yerdeydi. Olayı yaşayan tabii daha iyi anlar ama köpeklerden halen tırsıyorum beyler, bayanlar. Sanırım 5-6 yaşımdaydım ki beni kovalamakla kalmayan bahçedeki köpeğimiz beni altına almış ve oynamaya başlamıştı. Çocukluktan gelen malum korkular işte. Elde olmayanından.. Kısacası böyle işte. Gerçi bunları da neden anlattıysam size o da meçhul ama.. paylaşmayı seviyorum. Tek neden bu olsa gerek..
Son günlerde en çok dinlediğim albümlerden biri olan bu albüm ve proje gayet underground bir olay aslında. Ama işin ilginç bir yanı ise Boards Of Canada, Clark, Gang Gang Dance, Maximo Park, Girzzly Bear, Gravenhurst, Aphex Twin, Autechre, Brodcast, Squarepusher, Plaid gibi kendi alanında popüleritesi yüksek olan projelere ev sahipliği yapan Warp Records'dan son albümü çıkarmış olması. Cidden şaşırtıcı. Nasıl bir atlayış yapmışlar Bibio'ya bilemiyorum ama gerçek şimdilik bu. Kötü bir şey değil sanırım bu. Desteklemeleri güzel. İlk 4 albümünün labellık durumunu Mush Records üstlenmiş araştırmalarıma göre ve bu label benim de dinlediğim projelerden olan Boom Bip, cLOUDDEAD, Her Space Holiday, Lymbyc Systym gibi isimlerin albümünü basan bir firma. Sahne ismiyle Bibio olarak bilinen Stephen Wilkinson beyin kayıt tekniğinde ki anlayışı seviyorum. Folk ve Experimental'ı çıkış noktası olarak bilen Bibio, bu albümde hiç kasmadan kayıtlar yaptığını ve "beğenmeyen beğenmesin, ben beğendiğim işi yaparım" mantilitesini müzikal damarı ilan etmesi de güzel bir şey kanımca, kararımca. Bence indirmelisiniz ki değer verip paylaşıyorum yine bir albümü. Pek bulunmadığını da eklemeyi borçsal bilirim. Ayrıca albüm kapağı da kendisinin bir çalışması.
Bibio: Myspace / Label Site: Mush Records
Photo: Mürüvvet Sim
Bibio - Hand Cranked (2006)
Label: Mush Records
1 The Cranking House (2:01)
2 Cherry Go Round (5:53)
3 Quantock (4:07)
4 Black Country Blue (2:07)
5 Marram (2:07)
6 Aberriw (1:46)
7 Zoopraxiphone (3:52)
8 Dyfi (4:02)
9 Ffwrnais (3:10)
10 Woodington (5:19)
11 Above The Rooftops (3:41)
12 Snowbow (3:44)
13 Maroon Lagoon (2:37)
14 Overgrown (5:45)
Sol Seppy - The Bells Of 1-2 (2006)
Neu!, Fujiya & Miyagi, Psapp, gibi isimlerin albümlerini basan ve genel anlamda Pop tadı hakim olan (Serdar Ortaç gibi bir Pop elbette değil) projelerin albümlerini basmayı yeğleyen "Grönland Records" sahiplerinden çıkma bu albüm, Trespassers William, Mazzy Star, Hope Sandoval & The Warm Inventions gibi isimlere benzeşen havasıyla bir kaç gündür defalarca dinlemek zorunda kaldığım bir albüm oldu. Uzun süre öncesi indirmeme rağmen bolca dinlemek geçen haftaya nasipmiş. Bir şey kaybediceğinize pek sanamıyorum. Bulunası. Almanya çıkışlılar.. Açılış kaydı olan "1 2" adlı beste alışkanlık yapabiliyor. Şarkıdaki tuşlulara seçilen tonun hastasıyım ayrıca..
Hatta albümden " Slo Fuzz" çekilen klibede şurdan gidilebiliyor: http://www.lastfm.com.tr/music/Sol+Seppy/+videos/3099802
1 2 (3:58)
Human (4:28)
Come Running (3:27)
Move (3:25)
Gold (2:22)
Injoy (4:30)
Slo Fuzz (6:25)
Loves Boy (3:46)
Farewell Your Heart (2:51)
Answer To The Name Of (3:54)
Wonderland (3:33)
Enter One (6:15)