World Socialist Web Site


Bugün Yeni
Olanlar

Haber ve Analiz
Tarih
Sanat Eleştirisi
Polemikler
Bilim
Bildiriler
Röportajlar
Okur Mektupları

Arşiv

DSWS Hakkında
DEUK Hakkında
Yardım

DİĞER DİLLER
İngilizce

Almanca
Fransızca
İtalyanca
İspanyolca
Portekizce
Lehçe
Çekce
Rusça
Sırp-Hırvat dili
Endonezyaca
Singalaca
Tamilce


ANA BAŞLIKLAR

Dünya ekonomik krizi, kapitalizmin başarısızlığı ve sosyalizmin gerekliliği
SEP/DSWS/TEUÖ bölgesel konferanslarında kabul edilen karar önergesi

Bush, Türkiye’ye Irak’ta PKK’ya saldırması için yeşil ışık yaktı
Türk-Kürt çatışmasındaki tarihsel ve siyasi sorunlar

Asya’da tsunami: neden hiçbir uyarı yapılmadı

Mehring Books’tan yeni bir kitap: Amerikan Demokrasisinin Krizi: 2000 ve 2004 Başkanlık seçimleri

Livio Maitan (1923-2004):
eleştirel bir değerlendirme

  DSWS : DSWS/TR : Haber ve Analiz : Bölgesel haberler : Sri Lanka

Yazıcıya hazırla

SEP, Sri Lanka’da Lübnan’a yönelik ABD-İsrail saldırısına karşı yürüdü

Muhabirlerimiz bildiriyor
21 Ağustos 2006
İngilizce’den çeviri (10 Ağustos 2006)

Sri Lanka’daki Sosyalist Eşitlik Partisi Kolombo’da, 8 Ağustos tarihinde, Lübnan’a yönelik ABD-İsrail askeri saldırısına karşı bir yürüyüş ve halka açık bir toplantı düzenledi. Başkentte yapılan yürüyüş Sri Lanka ordusu ile Sri Lanka’nın doğusundaki Tamil Eelam Kurtuluş Kaplanları (LTTE) arasındaki çatışmaların şiddetlenmesi nedeniyle gergin bir atmosferde gerçekleştirildi. Yürüyüş sırasında Kolombo’nun güneyinde patlayan bir bomba iki kişinin ölümüne ve altı kişinin ağır biçimde yaralanmasına yol açtı.

Hafta içi bir günde, öğleden sonra saat 3’te başlayan yürüyüşe yaklaşık olarak 100 SEP üyesi ve taraftarı, işçiler, öğrenciler ve gençler katıldı. Gösteriye katılanların taşıdıkları pankartlarda ve dövizlerde şu sloganlar yer alıyordu: "İsrail ordusu Lübnan’dan dışarı", "Lübnan’daki ABD-İsrail işgalini durdur", "Ortadoğu’da birleşik sosyalist bir cumhuriyet için mücadele et", "İran ve Suriye’ye karşı savaş hazırlıklarını durdur", "Kuzeyden ve doğudan Sri Lanka askerleri geri çekilsin", "SEP’i inşa et" ve "Dördüncü Enternasyonal’in Uluslararası Komitesi’ni inşa et".

SEP üyeleri yürüyüş boyunca DSWS yazı kurulunun Lübnan savaşı üzerine yayımlamış olduğu bildirilerin yüzlerce Singalaca ve Tamilce kopyasını dağıttılar. Kolombo Belediye Binası yakınlarındaki Lipton Meydanı’nda yapılan yarım saat süreli miting binlerce emekçinin dikkatini çekti.

Yürüyüşün sonunda SEP’in Kolombo Halk Kütüphanesi Toplantı Salonundaki toplantısına 150’den fazla insan katıldı. Toplantıya başkanlık eden, SEP siyasi komitesi ve DSWS Uluslararası Yazı Kurulu (UYK) üyesi K. Ratnayake yürüyüşün ve toplantının amacının sadece ABD-İsrail’in Lübnan’ı işgal etmesini kınamak olmadığını açıkladı. Ratnayake, "Amacımız emekçilere siyasi bir perspektif sunmak," dedi. DSWS tarafından yayınlanan makalelerde İsrail ve ABD’nin yağmacı savaş hedeflerinin kesintisiz bir biçimde tahlil edilmekte olduğuna dikkat çekti.

Ratnayake, uzun yıllardır Filistin Dayanışma Örgütü’nün başkanı olan ve kendisini sürekli olarak "Arap halkının dostu" olarak adlandıran Sri Lanka Devlet Başkanı Mahinda Rajapakse’nin Lübnan savaşı konusunda veya İsrail’in Gazze Şeridi’ne ve Batı Şeria’ya yaptığı vahşice saldırılara karşı tek bir demeç dahi vermediğine işaret etti. Ratnayake, "Onun başlıca kaygısı burada LTTE’ye karşı yürüttüğü sözde ‘teröre karşı savaş’ta ABD’nin yardımını alabilmek," dedi.

SEP siyasi komite üyesi Vilani Peiris, Güney Asya’daki hükümetlerin Lübnan’da sıkışıp kalmış olan, Sri Lanka’dan, Hindistan’dan, Pakistan’dan ve Bangladeş’ten on binlerce göçmen işçinin içinde bulunduğu zor durum karşısında sergiledikleri duyarsızlığı teşhir etti. Çalışma Bakanı Athavuda Seneviratna, Sri Lanka devlet televizyonunda 93.000 Sri Lankalı işçiden sadece 4.000 tanesinin tahliye edildiğini itiraf etti. "Bu işçilerin Sri Lanka için temel bir döviz kaynağı oluşturduklarını vurgulayarak, bu insanların hepsini geri getirmeye istekli olmadığını açıkça ifade etti. Oraya ilave olarak 400.000 Sri Lankalı işçi göndermeyi planladığını belirtti."

SEP’in bir diğer siyasi komite üyesi M. Thevarajah, İsrail’in, ABD’nin verdiği tam destekle yürüttüğü savaşın, ABD’nin önderliğinde Afganistan’a ve Irak’a yapılan askeri saldırıların bir devamı olduğunu anlattı. Aynı zamanda Rajapakse’nin savaş karşısındaki suskunluğu ile kendi hükümetinin Sri Lanka’nın doğusunda yürüttüğü askeri saldırı arasındaki bağlantıya işaret etti. "Rajapakse bu savaşa karşı çıkamaz, çünkü hükümeti Muttur ve Sampur bölgelerinde, tıpkı İsrail’in Lübnan’da yaptığı gibi, masum Tamil ve Müslüman insanları bombalamak için İsrail yapısı Kfir savaş uçaklarını kullanıyor."

SEP genel sekreteri ve UYK üyesi Wije Dias, Lübnan’daki savaşın ABD’nin dünya egemenliğini ele geçirme çabasında bir kilometre taşı olduğunu vurguladı. "[ABD] Kendi emperyalist macerasında İsrail’deki Siyonist rejimi bir maşa olarak kullanıyor. Bush yönetimi, İsrail’i yayılmacı arzuları yönünde harekete geçmesi için cesaretlendirerek ve kışkırtarak, saldırganlığını Irak ve Lübnan’ın ötesine geçirip Suriye ve İran’ı boyunduruğu altına almak ve zengin petrol yatakları olan Ortadoğu bölgesinin denetimini tam olarak ele geçirmek için kullanıyor," dedi.

Dias savaşın uzun zamandır İsrail’in gündeminde olduğunu açıklayarak, bu ülkenin yürüttüğü askeri saldırıyı haklı çıkartmak için öne sürülen sahte gerekçeyi - iki İsrail’li askerin kaçırılmasını - teşhir etti. Dias, aynı zamanda İsrail dahil, bütün dünya ülkelerindeki sıradan insanların bu saldırıların altında yatan emperyalist strateji konusunda gittikçe daha fazla bilinçli hale geldiklerine işaret etti. Dünyanın pek çok yerinde işçiler ve gençler, Gazza’da Filistinlilere yapılan saldırıları ve Lübnan’ın işgal edilmesini kınayan gösterilere katıldılar.

Dias, ABD ve İsrail’in Lübnan’da yaptıkları ile Rajapakse hükümetinin Sri Lanka’da iç savaşı alevlendirmesi arasındaki benzerliğe dikkat çekti.

"Burada da savaşı yeniden başlatmanın bahanesi olarak bir yalana başvuruldu. Sri Lanka hükümeti LTTE’yi, bölgedeki çiftçilere su sağlayan Mavilaru savak kapağını kapatmakla suçlayarak insancıl bir maskeye bürünüyor. Bugünkü hükümet de dahil olmak üzere, birbiri ardınca ülkeyi yöneten bütün hükümetler bu bölgelerde yaşayan insanların temel ihtiyaçlarını göz ardı ettiler. Birden bire bu insanların ‘insani ihtiyaçlarının’ yerine getirilmesi gerektiğini düşünmeye başlayıverdiler."

Dias, hükümetin ve ordusunun silahlı çatışmalar başlamadan yaklaşık olarak 10 gün önce bir anlaşmaya varılması olanağını kasıtlı olarak ortadan kaldırdığına işaret etti. Hatta ordu, Muttur’da dört gün boyunca yaşanan ve 100’den fazla insanın ölümüne ve 40.000’den fazla insanın yaşadıkları yerleri terk etmesine yol açan kanlı çatışmaların ardından, LTTE Muttur’dan çekilmeyi ve savak kapağını açmayı teklif ettiği zaman bile saldırılarını durdurmayı reddetti.

Dias, Rajapakse rejiminin iç savaşı yeniden alevlendirme arzusunun, işçiler ve köylüler arasında hükümete karşı duyulan artan hoşnutsuzlukla; gelişmekte olan ve elektrik şirketi, limanlar ve petrol şirketi gibi ekonominin sinir merkezlerini kapsayan sınıf mücadelesiyle; ve derinleşen ekonomik krizle ilişkili olduğunu anlattı.

Dias konuşmasını şu şekilde sona erdirdi: "SEP, Sri Lanka’daki savaşı ve dünya çapında emperyalist saldırganlığı durdurmak için işçi sınıfının bir perspektif ve programa ihtiyacı olduğunu ısrarla vurguluyor. Bu programın toplumsal eşitsizliğin ortadan kaldırılmasıyla sıkı sıkıya bağlanması zorunludur. Böyle bir perspektif emperyalizme karşı ve uluslararası bir sosyalist çözüm için emekçi halk hareketini birleştirmek üzere bilinçli bir biçimde mücadele etmelidir."

Toplantıdan sonra birkaç öğrenci DSWS’ye konuştu. Kolombo Üniversitesi İşçi Eğitimi Enstitüsü’nde eğitim gören bir öğrenci şöyle dedi: "Bu tür toplantıların düzenleniyor olması önemli. Şimdi Lübnan savaşının kapsadığı konularla, özellikle bu savaşın ardında yatan ABD’nin jeopolitik çıkarları konusunda çok şey öğrendim. Bu toplantı dünyanın siyasi durumu ile ilgili bir görüş oluşturmama kesinlikle katkıda bulundu."

Sri Lanka Estetik Üniversitesi’nden iki öğrenci şunları söylediler: "Bu kalitede bir toplantıyla ilk kez karşılaştık. Bu yeni bir deneyim oldu. Özellikle Lübnan’ın işgali ve Sri Lanka’daki Mavilaru olayı için öne sürülen bahaneler ve bunları izleyen gelişmeler arasında kurulan benzerlikler bizi çok çarptı. Yerel bir gelişmeyi anlayabilmek için uluslararası olayları izlemek ve bağlantıları kurmak gerektiğine ikna olduk."

Aynı zamanda bakınız
Makalenin İngilizce orijinali
(10 Ağustos 2006)

 

Sayfanın başı

Okuyucularımız: DSWS yorumlarınızı bekliyor. Lütfen e-posta gönderin.



Telif Hakkı 1998-2017
Dünya Sosyalist Web Sitesi
Bütün hakları saklıdır