"Birden Fazla İlah Olsaydı?" - Çay House
Bu sorunun cevabı karşısında politeizm (çok tanrıcılık), teslis (hristiyanlıktaki üçleme (baba, oğul, kutsal ruh) inancı) gibi birden fazla İlah inancını benimsemiş ideolojiler çürümekte, dayanakları kalmamaktadır.
Ateistlerin dayandıkları örnek:
"Ben bir yemek yapmaya kalksam, tek başıma yapabilirim, ama bir kişi daha olsa benimle aynı güçte, aynı ilimde ve aynı hikmette, çok daha hızlı daha basit yapabiliriz?"
Üstad
Bediüzzaman Said Nursi hazretlerinin yazdığı Sözler eserinin Otuzuncu penceresinden muhteşem cevap:
Âmiriyet ve hâkimiyetin muktezası, rakip kabul etmemektir, iştiraki reddetmektir, müdahaleyi ref etmektir. Onun içindir ki, küçük bir köyde iki muhtar bulunsa, köyün rahatını ve nizamını bozarlar. Bir nahiyede iki müdür, bir vilâyette iki vali bulunsa, hercümerc ederler. Bir memlekette iki padişah bulunsa, fırtınalı bir karma karışıklığa sebebiyet verirler.
"Madem hâkimiyet ve âmiriyetin gölgesinin zayıf bir gölgesi ve cüz'î bir nümunesi, muavenete muhtaç, âciz insanlarda böyle rakip ve zıddı ve emsalinin müdahalesini kabul etmezse, acaba saltanat-ı mutlaka suretindeki hâkimiyet ve rububiyet derecesindeki âmiriyet, bir Kadîr-i Mutlakta ne derece o redd-i müdahale kanunu ne kadar esaslı bir surette hükmünü icra ettiğini kıyas et. Demek, ulûhiyet ve rububiyetin en kat'î ve daimî lâzımı, vahdet ve infiraddır.
Buna bir burhan-ı bâhir ve şahid-i kâtı', kâinattaki intizam-ı ekmel ve insicam-ı ecmeldir. Sinek kanadından tut, tâ semâvât kandillerine kadar öyle bir nizam var ki, akıl onun karşısında hayretinden ve istihsanından "Sübhanallah, maşaallah, bârekâllah" der, secde eder. Eğer zerre miktar şerike yer bulunsaydı, müdahalesi olsaydı, لَوْ كَانَ فِيهِمَۤا اٰلِهَةٌ اِلاَّ
اللهُ لَفَسَدَتَا 1 âyet-i kerimesinin delâletiyle, nizam bozulacaktı, suret değişecekti, fesadın âsârı görünecekti. Halbuki,
فَارْجِعِ الْبَصَرَ هَلْ تَرٰى مِنْ فُطُورٍ ثُمَّ ارْجِعِ الْبَصَرَ كَرَّتَيْنِ يَنْقَلِبْ اِلَيْكَ الْبَصَرُ خَاسِئًا وَهُوَ حَسِيرٌ 2
delâletiyle ve şu ifade ile, nazar-ı beşer, kusuru aramak için ne kadar çabalasa, hiçbir yerde kusuru bulamayarak, yorgun olarak, menzili olan göze gelip, onu gönderen münekkit akla diyecek: "Beyhude yoruldum, kusur yok" demesiyle gösteriyor ki,
Nizam ve intizam gayet mükemmeldir. Demek, intizam-ı kâinat, vahdâniyetin kat'î şahididir."
Yani bir yemek yapılması söz konusuyken insanın kendine bir iş ortağı araması o kişinin acizliğinden ortaya çıkar. Halbuki gerçek güç, kuvvet, ilim ve hikmet sahibi biri bu işi yapmasında ortak veya yardımcı kabul etmeyecektir. Aynı şekilde Cenab-ı
Allah da kainattaki amiriyetinin ve hakimiyetinin gereği olarak ortak kabul etmeyecektir. Aksi halde kainatta karşılaştığımız bu muhteşem düzen ve denge bozulurdu
...
Videomuzu beğendiniz mi?
Bizleri, diğer sosyal medya ağlarımızdan da takip edebilirsiniz:
https://www.cayhouse.com.tr
https://www.facebook.com/housecay
https://www.twitter.com/cayhouse
https://www.instagram.com/cayhouse
https://www.cayhouse.tumblr.com
Bursa'da İslami, felsefi ve bilimsel sorulara cevaplar aradığımız
Risale-i Nur derslerine sizleri de bekliyoruz
İletişim: https://www.facebook.com/housecay/info