Urartu Alfabesini Oluşturan İlk Kişi "Mehmet Kuşman"
Dünyada
Urartu alfabesini oluşturan ilk kişi ve bu dili konuşan 36 kişiden biri o
... Mehmet Kuşman'ı
New York Times iki kez haber yapmış,
..
- Nasıl geçiyor bir gününüz?
-
Sabah 4'te uyanırım, namazımı kılıp yola çıkarım. 71 yaşımdayım. Van'ın çıkışından yola kadar otostop yapıyorum. Akşama kadar burada taşlarımı oyuyorum, kalenin bakımıyla ilgileniyorum.
Yani turist gelmeyince canım sıkılıyor diye bir şey yok.
Mesela en uzun günler bu günler.
Bana kısa geliyor. Çünkü hep çalışıyorum.
- Eşiniz gurur duyuyordur sizinle...
- Urartu fanatizmime alıştı artık. 11 çocuğumuz var. Altısı kız, beşi erkek. Bir futbol takımı gibiyiz. Sadece bir oğlum bu dili öğrenmek istedi. Diğer çocuklarım 'Biz geleceğimize bakalım baba, geçmişi ne yapalım?' dedi.
- Urartular hakkında efsaneler var mı?
- Urartular hakkında bilinmeyen çok şey var.
Acaba müzik var mıydı, yok muydu? Tiyatro yok, o kesin. Temizliğe önem vermişler. Bıçakla tıraş oluyorlar. Jilet yok o zaman, bıçak var. Tuvalet var, foseptik açmışlar. Çok tanrılı bir millet. En büyük tanrıları, devlet ve savaş tanrısı Haldi. Sembolleri yılan, akrep, şahin, aslan. Zehirleyici, parçalayıcı...
- Kitap yazmayı düşünüyor musunuz?
- Ölmeden, öğrendiğim her şeyi anlatmak istiyorum. Kitap yazıyorum, bitmek üzere. Adı, Doğu Anadolu'da Urartular. Çivi yazısı (Urartuca),
Türkçe ve İngilizce olarak yayımlanacak.
-
Neden Urartuca öğrenmek istediniz?
- Kalede çalışıyorduk. Bir hocamız, kazıdan çıkmış bir kitabenin başında düşünüyor. 'Hocam, herkes kitabe çıktığı zaman seviniyor, siz düşünüyorsunuz,' dedim. 'Yok,' dedi: 'Ben de sevindim ama kime okutacağız?' Branşı
Fars dili ve edebiyatıydı. Ben de o zaman çok gençtim. Zannediyorum ki profesör denince, her şeyi biliyor.
Ankara'da,
Emin Bilgiç adında bir bey vardı. O tarihte onu çağırdılar, geldi ve kitabeyi okudu... Sonra yeni kitabeler çıkmaya başladı. Hoca yine düşünüyor. Hoca da beni çok severdi, hatta işe o aldırmıştı beni. 'Hocam, ben öğrenemez miyim?' deyince, öyle bir sinirlendi ki, sert bir şekilde 'Hadi canım sen de!' dedi. Ben de 'Bu dili öğreneceğim,' dedim.
Van Kalesi'nde çok yazılar var. Hangisi Asur, hangisi Urartu seçmek zor. O kış öyle düşünerek geçti. Bir dahaki sene İran'a gittim.
- Parayı nereden buldunuz?
- Otostopla, atlarla köylere gidiyordum. Çok zorluk çektim tabii. Her ülkeden harf topladım. Urartuların yazısı çivi yazısı. Hangi sembol, hangi harfe denk geliyor? Tek tek araştırdım, alfabeyi oluşturdum. O zamana kadar alfabe yoktu. 53 tane harf tamamladım
. 22 Mayıs 1986'da Müze Müdürlüğü'ne bir yazı geldi.
Beni Ankara
Milli Kütüphane'de sempozyuma çağırdılar.
Türkiye'de kazı yapan yerli ve yabancı bütün hocalar oradaydı. Önce inanamadılar. Sonra hepsi teker teker elimi sıktı. Profesörlerden tebrik alınca daha bir hırslandım. Dedim ki 'Yazıyı çözdük, bundan sonra sıra lisanda'. Lisan o kadar zor ki... Nereden bileceksin harfleri, kelimeleri...
- '
Merhaba' nasıl denir Urartuca?
- 'Eştiye.' Konuşma dilini çözmek zor oldu. 12 yıl kadar uğraştım. Bazı kelimelerin neden bahsettiğini biliyorum ama cümleyi kuramıyorum. Bir hoca dedi ki, '
İstanbul'a git, orada Beyazıt'ta lügat bulabilirsen, belki işini kolaylaştırır.' Urartuların dili, Ural-Altay kökenli. İyi bir lügat buldum, ondan faydalandım ve hemen çözüldü. O zorluklardan sonra çok kolay geldi.
- Şimdi kitabeler çıkınca okumanız için sizi mi çağırıyorlar?
- Genelde ben okurum. Van'a gelen her valiye 'Bana
30-40 öğrenci verin, bir yer gösterin, Urartuca öğreteyim,' diyorum. Çivi yazısıyla yaptığım oymacılığı da öğretirim. Bir zanaat sahibi olurlar. Her vali hep 'İyi olur,' diyor ama vaatleri masada kalıyor. Ayda 1200 lira emekli maaşı alıyorum
. 44 yıl hizmetim var. Kendi imkanlarımla nasıl kurs açayım?
- Bu dili yakınlarınıza öğrettiniz mi?
- Oğlum biliyor, ona öğrettim...
- Bir savcı bey vardı, Gürpınar'da... Ona öğrettim. Bayağı ilerledi Urartuca konusunda. Şimdi Ankara'ya tayini çıktı.
Gece beni alıyordu, evine gidiyorduk, gece geç saatlere kadar benden ders alıyordu.
- Urartuca ne kadar zamanda öğrenilir?
- Tahsil yapan bir insan üç yılda öğrenebilir. Hem okumayı hem yazmayı öğrenmek için üç yıl vermek lazım.
- Nasıl bir milletmiş Urartular?
- Çok çalışkanlar. Savaşçılar ama savaşı sevmiyorlar.
Silah yapıyor, düşmanına veriyor. Kitabelerde bir sürü silah var Urartu yapımı... Asurlular, Urartululardan aldıkları silahla geliyor, onları öldürüyorlar. Van Kalesi, Urartuların en büyük kalesi. 135 bin kilometrekare yerde,
3.5 - 4 milyon insan yaşıyor.